2020 yılının ilk çeyreğinde, hiçbirimizin hayalinde bile olmayan, ancak filmlerde izlediğimiz, tamamen yabancı olduğumuz bir durumla karşı karşıya geldik. Bu ilk dönemde bizler, CNR Boat Show’da stantlarımızda yatçılarımızla bir araya..
2020 yılının ilk çeyreğinde, hiçbirimizin hayalinde bile olmayan, ancak filmlerde izlediğimiz, tamamen yabancı olduğumuz bir durumla karşı karşıya geldik.
Bu ilk dönemde bizler, CNR Boat Show’da stantlarımızda yatçılarımızla bir araya gelmiştik. Hemen akabinde başlayan Tuzla’daki Viaport tekne fuarlarında da yerimizi almıştık. Ancak ilk vakaların Türkiye’de de görülmesine müteakip, fuarda görevli kadrolarımızın sayısını çok hızlı bir şekilde kısıtladık. Tüm yöneticiler olarak marinalarımıza geri döndük ve acil aksiyon planları oluşturduk. Tam da bu noktada asıl hikayemiz başlamış oldu.
Pandemi başlangıcında proaktif davrandık
Covid-19 döneminde Setur Marinaları özelinde konuşacak olursak, ilk hareketimiz, “Pandemi Acil Durum Eylem Planı Kontrol Listesi” oluşturmak oldu. Öncelikle organizasyon şemalarımıza göre evden çalışabilecek personellerimizi belirledik ve hızlı bir şekilde çalışanları emniyete aldık. Kriz ekibi görev dağılımları yaptık. Tüm çalışanlarımıza kişisel koruyucu ekipmanları tahsis ettik. Tüm müşterek alanlarımızdaki ortak kullanım içeren unsurları ortadan kaldırdık.
Marinalarımızın ön bürolarına sınırlı giriş imkânı sunduk. Kırmızı şeritler çekerek maske ve vizör kullanımını zorunlu hale getirdik. Marina girişinden itibaren herkese ateş ölçümü yapıp KVKK izinlerini alarak verileri kayıt altında tuttuk. Tüm ekip ve taşeronların HES kodu ile günlük kontrollerini e-devlet üzerinden halen yapmaktayız.
Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığının Covid-19 virüsünün ne olduğunu nasıl korunmamız gerektiğini belirttiği bilgilendirme eğitimlerini tüm ekibimizle birlikte aldık. Genelgeler her gün düzenli takip edildi. Marinamızın her bölgesine hem Bakanlıkça dizayn edilmiş hem de Koç Holding nezdinde hazırlanmış bilgilendirme metinleri ve kitapçıkları konumlandırdık.
Dezenfektasyon istasyonları kurduk, periyodik olarak (21 günde bir kez) tüm kapalı ortak kullanım alanlarını dezenfekte ettik. Su sebillerini kaldırdık, çevre dostu tek kullanımlık bardak, kaşık ve tabakların kullanımına geçtik. Ortak kullanım alanlarının kapasitesinde %50 daralmaya gittik.
Dezenfektasyon paspasları, ozon cihazları ile kapalı alanların sürekli halde steril kalmasını sağladık. Marinalarımızda ortak alanlarda bulunan tüm kapılar, sabunluklar, aydınlatmalar ve havluluklar, sensörlü olanlarıyla değiştirildi. Bunun yanında tüm havalandırma sistemlerini kapattık.
Olası bir vaka durumunda, kişiyi izole edebilmek için izolasyon odaları oluşturduk. Seyahat etme modelini değiştirdik, gerekli olmadıkça seyahatlerimizi kaldırdık. Yurtdışına çıkışlarda kısıtlamalar getirdik.
Bu ilk dönemdeki birçok uygulama, aşılanma olmasına rağmen halen titizlikle takip edilmektedir.
“Güvenli Liman”larımızda yeni bir çalışma düzeni inşa ettik
İlk alınan önlemler sonrasında, şu anda da hayatımızın bir parçası olan “uzaktan çalışma” modeline geçiş sağladık. Böyle bir yapıya geçebilmek için öncelikle alt yapınızın var olması, fiziki olanakların çalışanlara sunulması gerekmektedir. Bu noktada özellikle arkadaşlarımızın evden bağlantı yapabilecekleri sistemlerin kurulması, uzaktan erişimlerin aktif hale getirilmesi vemasa üzeri bilgisayarlar yerine laptopların temin edilmesi gerekiyordu ve bu geçiş hızlı bir şekilde sağlanmış oldu. Bu vesile ile tüm görüşme ve toplantılarımızı online platformlar aracılığıyla gerçekleştirmeye başladık. Bir araya gelme, etkinlik yapma gibi aktivitelerimizi ileri bir tarihe erteledik. Uzaktan çalışma sistemine dahil olan arkadaşlarımız için zihinsel, bedensel ve ruhsal sağlıklarını iyileştirici online aktiviteler geliştirdik. Evde kalan çalışan ekip arkadaşlarımızın çocukları için online oyun atölyeleri tertip edildive aktiviteler düzenlendi.
Bunları çalışanlarımız için sağlarken bir tarafta da marinadaki bu yeni iş yapış şekilleri ile müşterilerimiz için aldığımız çok ciddi önemleri hayatı geçirmiş olduk. Tüm önlemlerimiz, esasında müşteri memnuniyetine doğrudan olumlu olarak yansıdı. İzole yaşam prensibinin hakim olması ile, “Güvenli Liman” tabiri, pandemi döneminde yatçılarımız için hijyen sahası olması sebebiyle ayrı bir anlam kazanmıştır.
Yatçılarımızın bir kısmı, özellikle sokağa çıkma yasaklarının olduğu günlerde, marinada kalmayı tercih ederek, denizin temiz havasını içlerine çekerek sağlıklı kalmaya çalıştılar. Bizler de misafirlerimizin olası her ihtiyaçları için (market alışverişi, sıcak ekmek, simit, gazete dahil) gereken destekleri sunmaya gayret ettik. Teknelerine gelemeyen tekne sahiplerimiz için, psikolojik destek vermek adına ara ara teknelerinin güzel fotoğraflarını çekip, kendilerine göndererek bir nebze olsun tebessüm etmelerini sağladık.
Setur Marinas Ayvalık olarak; Türkiye’deki ilk “Güvenli Turizm Tesisi” sertifikası almaya hak kazanan marina olduk, çünkü misafirlerimizin bu denli bir tesiste olması gerektiğine inanmıştık, bugün tüm Setur Marinalarımızda bu sertifikamız bulunmaktadır.
Bunun yanında Setur Marinaları zincir kampanyaları kapsamında, tüm yatçılarımızın özgürce seyir yapabileceği kampanyaları etkin bir şekilde kullanmalarını sağladık. Yatçılarımıza destek vermek adına vade farksız ilave taksit imkânları sunduk. Yine kiracılarımız için çeşitli destek paketlerini uygulamaya alarak misafirlerimizin memnuniyet seviyelerini artırmak adına çalışmalar yapmış olduk.
Bizlerin yaratmış olduğu bu güvenli tesis ortamı sayesinde belki Türkiye’deki denizcilik algısında da pozitif bir değişim yaşandı. Özellikle aileleriyle birlikte izole bir hayat yaşamak isteyen misafirlerimizden sıfır ve 2. el tekne alımına ciddi bir eğilim oldu. Bu sebeple de bugün marinalarımızın tamamına yakınında yüksek doluluk seviyelerinde çalışma durumu söz konusudur.
Yatçılarda teknede uzun süreli yaşam eğilimi arttı
Deniz Turizmi paydaşı olan, Türkiye’deki tüm marinaların karşılaştığımız bu duruma bizzat en tepede önlem aldığını ifade edebilirim. Pandemi döneminde yeni alışkanlıklar ve iş yapış şekilleri ortaya çıktı. Bundan sonraki dönemde de alınan bu tedbirlerle devam edeceğiz.
Günümüzde yatçılarımızda, marina içerisinde yaşam ve uzun süreli olarak tekne üstünde yaşam eğilimleri aldıklarını gözlemlemekteyiz. Bu sebeple de marinalar, tüm misafirlerine bir ev ortamı sunarcasına üstyapı ve altyapı niteliklerini geliştirmektedirler.
Nedir bu detaylar? Örn; ortak kullanım alanlarının sürekli dezenfektasyonu, TV ve İnternet hizmetlerinin en hızlı, kesintisiz ve en üst seviyede sunulması, alışveriş imkanlarının geliştirilmesi, tenis kortu, spor alanları, yürüyüş alanları, etkinlik merkezleri gibi açık alan sosyal alanlarının tesis edilmesi ve teknik olanaklar sağlanması olarak bu detayları sıralayabiliriz.
Öncelikle Koç Topluluğu ve Setur Marinaları’nın başlıca prensibi olan “önce insan” teması ile çalışanlarımızın, ailelerinin ve marinamızı ziyaret eden misafirlerimizin sağlığını en iyi seviyede tutmak, hijyenik ortam sağlamak en önemli gayemiz oldu. Bugün marinamızdaki çalışanlarımızın tamamı aileleri ile birlikte sağlıkla hayatlarına devam etmektedirler. Bunun yanında, pandemi bize, müşterilerimizle yakın iletişim kurarak sürekli etkileşimde olabilmemiz için dijitalleşme projelerinin ne denli kıymetli olduğunu bir kez daha öğretti. Biz de bu noktada, yaklaşık 2 yıldır aktif olarak kullanıma aldığımız, kendi yazılımımız olan mobil aplikasyonumuzda versiyon geliştirmeleri yaptık. Böylece misafirlerimizin marina ofislerine gelmeden birçok işlemi mobil olarak yapabilmelerine imkan tanıdık.
İnsanoğlu yıllar boyunca birbirinden farklı birçok dış etkilerle, hastalıklarla, doğal afetlerle karşılaşmış ve her defasında da hayatta kalma içgüdüsüyle çeşitli önemler alarak hayatını yeniden dizayn etmiş. Bizlerde böyle bir olumsuz dönemde altyapı ve üstyapılarımızı yeniden modelleyerek yeni iş yapış şekillerimizle Türkiye’deki deniz turizmine ve marinacılığa yön verdik ve bu sene tekrar Türkiye’nin en iyi işveren şirketlerinin arasında yerimizi aldık. Umarım kısa zamanda bu salgın durumundan kurtulur, marinamızda misafirlerimizle birlikte el ele yapacağımız etkinlikler ile yarattığımız bu özel ortamın tadını çıkartabiliriz. KAYNAK: DENİZCİ HABER DERGİSİ (ÖZEL HABER)